Cep telefonunun yaratığı ısıl etkinin beyne ulaştığı ve uzun süreli telefon konuşmaları için kulaklık kullanılması gerektiği açıklandı.
Ege Üniversitesi Kanserle Savaş Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Ayfer Haydaroğlu, dünyada cep telefonunun kansere yol açıp açmadığı konusunda pek çok araştırma yapıldığını ama kanser ve cep telefonu kullanımı arasında herhangi bir bağ tespit edilmediğini açıkladı.
Cep telefonu kullanımı sırasında yayılan radyasyonun düşük enerjili ve iyonize olmayan radyasyon olduğunu hatırlayan Haydaroğlu, “Düşük enerjili radyasyon olmasına rağmen ısıl etkinin beyne ulaştığını biliyoruz. DNA zincirinde bozulma ya da kopmalara neden olmasa da, bu etkinin DNA üzerinde farklı zararlı etkileri olduğunu biliyoruz. Bu yüzden uzun görüşmelerde kulaklık kullanımı bu etkiyi biraz da olsa azaltacaktır.” dedi.
“Sadece Çocuklar Değil Herkes Uzun Süre Konuşmaktan Kaçınmalı”
Elektromanyetik ışınımın ne kadar şiddette olduğunu ölçen termografik ölçümlerin 15 dakikadan daha uzun süre telefonlar konuşanlarda bu etkinin ortaya çıktığını ekleyen Prof. Dr. Ayfer Haydaroğlu şunları söyledi:
“Cep telefonu kanser arasında bir bağ tespit edilemese bile tam olarak cep telefonu kanser yapmaz diyemeyiz. Örneğin son dönemlerde beyin tümörüne kulak etrafında daha sık rastlıyoruz. Bu örnek de bilim adamlarını bu durumun cep telefonundan kaynaklı olup olmadığı konusunda düşünmeye itmiştir.”
Haydaroğlu, telefonla konuşma sırasında telefon etrafında radyasyonun fazlalaştığını ve bu durumdan dolayı sağlığını düşünen herkesin uzun süreli cep telefonu konuşmalarından kaçınması gerektiğini belirtti. Küçük yaşlardaki çocukların yetişkinlere göre kafa kemiklerinin daha ince olduğu, bu radyasyondan yetişkinlere oranlara daha fazla etkilendiği ve bu yüzden de çocukların telefon, bilgisayar gibi radyasyon yatan cihazları çok uzun süre kullanmaları gerektiği konusunda uyardı.
Sadece cep telefonunun değil, bilgisayar ya da Wi-Fi cihazlarının da radyasyon yaydığını hatırlatan Haydaroğlu, elektromanyetik dalgaların şiddetinin artmasının ani arı ölümlerine de yol açtığını belirtti. Haydaroğlu, “Arılar tozlaşmayı sağlayarak dünya üzerindeki canlı hayatın devam etmesini sağlıyor. Çok fazla elektromanyetik alan yayan cihazlar kullanarak doğanın ekolojik dengesini de bozuyoruz.” dedi.
[rwp-review id=”0″]