Kadınların hayatındaki belki de en önemli dönüm noktasıdır hamilelik. Hamile kalmak isteyen kişiler umutla hamile kalmayı beklerken, tüm işaretlere karşı hassaslaşırlar. Kimi zaman belirtileri çok somut bir şekilde belli olurken, bazı durumlarda ise neredeyse fark edilemeyecek kadar hafif görülebilir.
Bu sebeple hamile olduğundan şüphelenen kimselerin bir an önce hamilelik testi yaptırmaları gerekir. Kesin sonuç alınan gebelik testi, kişinin soru işaretlerini de giderecektir. Ancak kişinin şüphelerini arttıracak bazı semptomlar da hamilelik ile ilgili ilk ipuçlarını vermektedir.
Peki Erken Hamilelik Belirtileri Nelerdir?
Hamileliğin İlk Belirtileri
Her kadın farklıdır ve elbette erken gebelik belirtileri de kişiden kişiye değişiklik göstermektedir. Üstelik bu değişiklik sadece kişiden kişiye göre değil, kişinin hamilelikleri arasında da gözlenebilmektedir.
Adet belirtileri ile benzerlik taşıyan bu semptomlar kadınlar için olağan hale geldiğinden genellikle fark edilmezler. Hamileliğin ilk belirtileri gözlemlenince, kadınların şüphelenecekleri bir durum söz konusuysa hamilelik testi yaptırmaları önerilmektedir.
- Kanama ve Kramp; Yumurta döllendikten sonra rahim duvarına yerleşirken, bu bölgedeki dokulara zarar verebilir. Yumurta döllendikten 12 gün sonra görülen ve “yerleşme kanaması” olarak isimlendirilen bu durum menstrual dönemin belirtileriyle karıştırılabilmektedir.
- Göğüslerde Değişim; Kadınların %17’si hamileliklerini bu belirtiyle anlamaktadır. Göğüslerde değişim meydana gelmesi, yumurtanın döllenmesinden sonra hormon seviyelerinin hızlı bir şekilde farklılaşması sonucunda oluşmaktadır. Göğüslerde büyüme ya da küçülme veya hassasiyet olarak gözlenebilen bu değişim, hamilelik harici durumlarda da görülebilir ancak hamile kalındığı için bu semptom yaşanıyorsa; hormon seviyelerinin düzene girmesiyle semptomlar hafifleyecektir.
- Yorgunluk; Hamileliğin erken dönemlerinden itibaren en yaygın olarak görülen belirtilerden birisi de yorgunluktur. Hamilelik belirtileri ilk hafta itibariyle yorgunluk hissiyle başlamaktadır. Kan şekerinin düşmesi, kan basıncının düşmesi, kan hücrelerinin üretiminin artmasıyla ve progesteron hormonunun artması yorgunluğa sebep olmaktadır. Hamilelikten kaynaklı yorgunluk yaşanıyorsa; bu dönemde dinlenmek, protein ve demir oranı yüksek gıdaların tüketilmesi gerekmektedir.
- Sık Sık İdrar Gelmesi; Yumurtanın döllenmesinde sonraki 6. Ve 8. Haftalarda başlayan bir belirtidir. Hamilelik sırasında sıvı üretimin artması sebebiyle yaygın olarak görülmektedir.
- Kabızlık; Hamilelik döneminde kandaki progesteron hormon seviyesinin artması kabızlığa yol açabilir. Bu hormon, tüketilen gıdaların sindirim sistemi içerisinde daha yavaş hareket etmesine neden olur. Bu sorunu yaşayan kişilere daha çok su içmesi, lifli gıdaların daha çok tüketilmesi ve egzersiz yapılması önerilmektedir.
- Baş Ağrısı; Hormon seviyesinin değişmesi sebebiyle hamileliğin erken dönemlerinde baş ağrısı yaşanması oldukça yaygındır.
- Bel Ağrısı; Normalde bel ağrısı yaşamayan kadınların bel ağrısı çekmesinin sebebi hamilelik olabilir. Belin alt kısımlarındaki bağ dokularının zayıflamasıyla görülebilen bu belirtiler, hamilelik sürecinde kilo alınmaya başladıkça artar.
- Ruh Halindeki Değişiklikler; Adet dönemi belirtileri arasında da sıklıkla görülen belirtilerin başında yer alır. Hormon seviyelerinin değişmesiyle birlikte hamile kadınlar hassaslaşır, duygusallaşır ve ani duygu değişimleri yaşayabilir.
Gebelik Belirtileri
“Hamilelik belirtileri nelerdir?”, “hamilelik belirtileri ne zaman başlar?” ve “hamilelik ne zaman belli olur?” gibi sorular kadınların en çok merak ettiği konuların başında yer alıyor.
Daha önce de bahsedildiği gibi hamilelik belirtileri kişiden kişiye ve hamilelikten hamileliğe değişebilmektedir. Bazı hamilelerde belirtilerin bir çoğu görülürken, bazılarında ise hiçbiri görülmeyebilir. Ancak genel geçer bazı belirtilerin varlığı da bilinmektedir.
- Adet Gecikmesi; Hamile kadınların %29’u bu belirtiden sonra hamileliklerini öğrenmektedir. Hamilelik belirtilerinin en kesin delillerinden biridir ve genellikle diğer belirtiler göz önünde bulundurulmasa da adet gecikmesi yaşandığı zaman kadınlar gebelik testi yaptırırlar.
Adet gecikmesinin tek sebebi hamilelik değildir; aşırı stres, ciddi derecede kilo almak ya da kilo vermek, hormonal problemler, yorgunluk gibi sebepler de gecikmeye sebep olabilir.
- Aşerme; bazı kadınlarda mide bulantısı ve belirli yiyeceklere karşı tiksinti hissi yaşanırken, bazı kadınlarda da hamilelik boyunca, normalde hiç sevmeseler dahi belli yiyeceklere karşı aşırı istek görülebilir.
- Vajinal Akıntı; Hormon değişimlerinin yaşanmasına bağlı olarak bazı kadınlarda hamile kalındıktan sonra vajinal akıntı görülebilir. Korkulacak bir durum değildir; vajinal dolaşımın artmasından kaynaklanmaktadır.
- Göğüs Uçlarının Koyulaşması; Hamilelikte kadınların göğüs uçlarının ve çevresinin koyulaşması, büyümesi gibi belirtiler görülmektedir. Bunun sebebi göğüslerin anne sütüyle beslemeye hazırlanmasıdır.
- Kokulara Karşı Hassasiyet; Kadınların çoğu hamile kaldıklarında kokulara karşı hassasiyetleri artmaktadır. Yapılan bazı araştırmalar sonucunda koku hassasiyetinin bebekler için zararlı olabilecek gıdalardan sakınılması için gelişen bir savunma mekanizması görevi gördüğü öne sürülmektedir.
- İştah Artması; Hamilelik belirtilerinden bir tanesi de kadınların iştahlarının ciddi derecede artmasıdır. Kişi yeteri derecede beslenmiyor ve yediği gıdalar metabolizması için yeterli gelmiyorsa bu belirti daha sık yaşanmaktadır. Hamileliğin başlangıç döneminde kadınların normalden ortalama 300 kalori daha fazla almaları gerektiği bilinmektedir.
- Ağızda Metal Tadı; Bazı kadınlar hamile kaldıktan sonra ağızlarında metal tadı olduğunu söylerler. Çok yaygın olmamakla beraber bazı kadınlarda bu belirti görülmektedir. Bilimsel olarak nedeni tam olarak açıklanmıştır ancak bazı durumlarda hamilelik sürecinin tamamında görülmektedir.
- Ciltte Değişimler; Hamile kalındıktan sonra hormon seviyesinin farklılaşmasıyla birlikte ciltte değişimlerin görülmesi sıklıkla karşılaşılan gebelik belirtileri arasında gösterilmektedir. Ciltteki pigment sayılarının artması, akne oluşumunun fazlalaşması ve cildin yağlanması ya da kuruması gibi çeşitli şekilde gözlenebilmektedir.
- Dişlerde Çürüme; Kalsiyum ve Flor mobilizasyonunun artmasıyla PH seviyesinin yükselmesine bağlı olarak dişlerde çürük oluşumunun artması da hamilelik belirtileri arasında gösterilmektedir.
- Halsizlik Hissi; Hormon seviyelerinin değişmesi, kalp atışlarının hızlanmasıyla kan basıncının artmasına bağlı olarak halsizlik hissedilmesi oldukça sık görülen gebelik belirtileri arasında yer alır.
Hamilelikte Mide Bulantısı
Hamile kadınların %25’i hamileliklerini bu belirtiden sonra öğrenmektedir. Hamileliğin en yaygın belirtileri arasında olsa da her hamile kadında sabahları mide bulantısı olmamaktadır.
Hamilelik döneminde görülen mide bulantısı kadınların en çok şikâyet ettiği belirtilerden biridir ve hamile kadınların %70’inde bu şikâyetler yaşanmaktadır.
Genellikle erken dönem belirtisi olarak tanımlansa da hamilelik süreci boyunca da devam edebilir. Rahatsız edici bir duygu olsa da iyi haber şudur ki; bebek ya da anne adayı için herhangi bir zararı bulunmamaktadır.
Sebepleri; Hamilelik boyunca yaşanan mide bulantılarının sebebi tam olarak bilinmemektedir. Human Karyonik Gonadotropin Hormonu (HCG) üretimi ile bağlantılı olduğu düşünülmektedir.
Hamilelik hormonu olarak da bilinen bu hormonun bulantıyı tetikleyici olduğu ancak ne şekilde etkilediği henüz net olarak belirlenememiştir. Hamilelik bulantısına sebep olan farklı sebeplerin olduğu da düşünülmektedir.
- Hamilelik boyunca östrojen hormonunun artmasının da bulantıya sebep olabileceği,
- Vücudun hamileliğe alışma sürecinde midenin hassaslaşmasının bulantıyı tetikleyebileceği,
- Stresin ve yorgunluğun fiziksel reaksiyona dönüşüp, bulantıya yol açabileceği varsayılmaktadır.
Bulantı Ne Zaman Ortaya Çıkar?
Hamilelik sebebiyle oluşan mide bulantıları genellikle 4. ve 8. hafta arasında başlamaktadır. Ancak bu zaman dilimlerinden önce ya da sonra da oluşabilir.
Her hamile kadında bu belirti görülecek diye kesin bir söylemde bulunulamaz.
Hamilelik sırasında oluşan bulantıların üstesinden gelinmesi ya da şiddetinin azaltılması için sağlıklı beslenilmesi, kokulu ortamlarda bulunulmaması ve öğünler sırasında çok sıvı alınmaması önerilmektedir.
[rwp-review id=”0″]