Tıbbi bilinen adı ile “Amenorrhea” yani adet gecikmesinin 2 türü vardır:
- Primary Amenorrhea (Primer amenore): Bu durum 16 yaşına kadar henüz regl olmayan kızlarda görülür.
- Secondary Amenorrhea (İkincil amenore): Kadınların normal adet döneminde birden bire değişiklik olup 5-6 ay boyunca adet olamamalarıdır. Hamilelik süreci bu kapsamın dışında tutulmuştur.
Adet gecikmesinin en bilindik nedenlerinden biri hamilelik ve menopoz dönemidir ancak adetin gecikmesine neden olabilecek farklı nedenlerde mevcuttur.
Adet Gecikmesinin Nedenleri
Regl dönemimizin gecikmesine veya düzensizliğine neden olabilecek bir çok faktör vardır, bunlardan bazıları biz kadınların günlük hayatımızdaki karşı karşıya geldiğimiz sorunlardır, bazıları da kullandığımız ilaçların yan etkisi ve ya doğuştan genel sağlık problemleridir.
- Kontraseptifler: Doğum kontrol hapı kullanan kadınların bazıları adet gecikmesi veya adet düzensizliği yaşayabilir. Hapı kullanmayı bıraktıktan sonra adet düzeninin eskisi gibi olması biraz vakit alabilir bu süre içerisinde adetinizin gecikmesi olağandır.
- İlaçlar: Kullanılan bazı özel ilaçlar adet döneminin gecikmesine neden olur örneğin:
- Antipsikotikler
- Kanser kemoterapisi
- Antidepresanlar
- Tansiyon ilaçları
- Alerji ilaçları
- Stres: Hayatımızdaki sorunlar örneğin iş hayatı, okul ve ya evlilik hayatında ki gibi birçok sorunla karşı karşıya kalabiliriz bu durum vücudumuzu bitkin hale getirir ve bunun sonucunda “hypothalamus” yani beyninizin adet dönemimizi düzenlediği bölgenin çalışma fonksiyonunu azaltır bunun sonucunda bedenimiz yumurtalamamaya başlar ve ya adetimizin gecikmesine neden olur.
- Polikistik Over Sendromu: Her ay düzenli bir adet dönemi geçirmek için bedenimizdeki yumurtalama işleminin düzenli olması gerekir eğer yumurtalama olmaz ise progesteron salgılanması oluşmaz ve bunun sonucunda adet gecikmesi gerçekleşir.
- Trioid Bozuklukları: Adet gecikmesi trioid aşırılığı “Hyperthyroidism” ve ya trioit yetmezliği “Hypothyroidism” sonucunda ortaya çıkabilir.
- Hipofiz Tümörü: Kanser yapmayan bu tümör hipofiz bezlerinde ortaya çıkar ve adet gecikmesine neden olur.
- Erken Menopoz: Menopoz dönemi bayanlarda genellikle 50 yaşlarında başlar ancak bazılarında 40 yaş ve öncesi bedenin artık yumurtalama işlemini görmemesi ile erkenden başlıya bilir.
- Rahimde Yara Oluşması: Bu yaralar genellik ile kürtaj sonrası, sezaryen ve ya rahim uru tedavisinden sonra rahim duvarında oluşmaya başlar. Oluşmuş olan bu yaralar rahim duvarının normal adet kanamasını gerçekleştirmesini önler.
- Üreme Organlarının Olmaması: Bazen bu sorunlar bebeğin rahimdeyken bazı üreme organlarının gelişememesidir yani bir kızın doğuştan rahme, serviks ve ya vajinaya sahip olmaması gib, bu organların doğuştan eksik olması hiçbir zaman adet dönemi geçirmemesine neden olur.
- Vajinanın anormal yapıya sahip olması: Vajina kısmında kanamanın akmasına engel olabilecek bir duvar ve ya bir zar olması adetin gecikmesine neden olur.
- Diğer Etkenler: Yazımızın başında belirttiğimiz gibi adet gecikmesinin en bilindik olan nedenleri hamilelik ve menopoz dönemidir bunlar dışında emzirme, aşırı spor yapma, fazla kilolu olmak ve ya normalden daha zayıf olmak gibi faktörlerde bu durumu etkileye bilir.
Adet Gecikmesinin Belirtileri
Hesapladığınız adet döneminizde regl olamamanız en bilindik belirtilerdendir ancak bunun yanı sıra birkaç belirti ile daha karşı karşıya kalabilirsiniz:
- Süte benzer meme başı akıntısı
- Saç dökülmesi
- Baş ağrısı
- Görme bozuklukları
- Akne
- Yüzdeki tüylerin çoğalması
- Pelvik ağrısı
Testler ve Teşhisler
Adet gecikmesi genellik ile hormonal bozukluklardan ortaya çıktığı için sizden birkaç hormonal test isteye bilir.
Doktorunuzun sizden isteyeceği testler şöyledir:
- Hamilelik Testi: Doktorunuzun her şeyden önce sizden isteyeceği test hamilelik testidir.
Not: Hamilelik testi, hamilelik testi ne zaman yapılır ve de anne adaylarının nelere dikkat etmesi gerektiği ile ilgili daha fazla bilgi edinmek için "HAMİLELİK TESTİ (GEBELİK TESTİ)" başlıklı yazımızı okumanısı tavsiye ederim.
- Trioid Fonksiyon Testi: Kanınızdaki tiroid uyarıcı hormon (TSH) değerinin belirlenmesi sayesinde tiroidinizin düzgün çalışıp çalışmadığı belirlenir.
- Yumurtalık Uyarıcı Hormon Testi: Kanınızdaki yumurtalık uyarıcı hormonun değeri belirlendiğinde yumurtalıklarınızın düzgün çalışıp çalışmadığı belirlenir.
- Prolaktin Testi: Prolaktin hormon seviyesinin düşük olması sonucunda hipofiz bezesinde tümör olma ihtimali olabilir.
- Erkeklik Hormonu Testi: Eğer vücudunuzda aşırı kıllanma yaşıyorsanız ve sesinizde bir incelme oluşmuşsa doktorunuzun kanınızdaki erkeklik hormonunun değerini ölçmek isteyecektir.
- Ultrason: Eğer hiç adet geçirmemişseniz doktorunuz üreme organlarınızda bir sorun olup olmadığını anlamak için ultrason ile üreme organlarınızı kontrol eder.
- Bilgisayarlı Tomogrofi (CT): Bu cihaz farklı açılardan rahim, yumurtalık ve böbreklerinizin resmini çeker ve normal işleyip işlemediğini kontrol eder.
- Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRI): Bu testi doktorunuz hipofiz bezinizde tümör olup olmadığına bakmak için isteye bilir.
Adet dönemi ile ilgili merak ettiğiniz başka konular var ise diğer makalelerimizi okumanızı öneririm:
Adet döneminizdeki ağrılarla nasıl başa çıkacağınızı bilmek isterseniz "Adet Sancısına Ne İyi Gelir" başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.
Adetliyken ilişkiye girilir mi diye merak eden bir çok kişi var, sizde eğer bu sorunun cevabını merak ediyorsanız "Adetliyken İlişkiye Girilirmi" başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.
[rwp-review id=”0″]