Albert Einstein Buluşları

Albert Einstein Hakkında

Albert Einstein, aslen Yahudi ve Almandır. 1879’da dünyaya gelmiş olan teorik fizikçi eğitiminin ilk yıllarına Münih’te başladıktan sonra, lise ve üniversiteyi İsviçre’de tamamlamıştır. Ancak bu başarılı bilim adamında şaşırtıcı bir biçimde okula başlamadan önce konuşma bozukluğu vardı. Hatta ailesi bu yüzden onu doktora bile götürmüştü.

Okulun ilk yılında öğretmeni tarafından ailesine bir not gönderilmişti, Einstein bu notu annesine verdiğinde ise annesi ağlamaya başlamıştı. Einstein durumun ne olduğunu sorduğunda ise annesi ona; senin çok zeki bir çocuk olduğunu ve okulda seni eğitecek kadar donanımlı öğretmenlerin olmadığını söylüyorlar diye cevap vermişti. Albert Einstein annesi öldükten yıllar sonra bu notu bulduğunda ise üzerinde çocuğunuz zekâ geriliğine sahip ve lütfen onu özel eğitin veya başka bir okula gönderin yazıyordu.

Einstein yıllar sonra bu notu okurken çoktan Nobel fizik ödülüne layık görülmüştü bile. Okul yıllarında birinci sınıfı atlayan Einstein, okulun ezberci eğitimine karşı bir hoşnutsuzluk taşısa da genellikle sınıfında birinciydi. Altı yaşında müzikle uğraşmaya başlamış, keman ile tanışmıştır.

1900 yılında Albert Einstein İsviçre’deki üniversitede fizik bölümünden mezun olmuştur. Bir patent ofisinde müfettiş sıfatıyla işe başlamış ancak bu çok uzun sürmemiştir. 1909 yılında akademik kariyerine başlamıştır. İşte bu yıllardan sonra Albert Einstein çalışmalarını hayata geçirebilmiş, buluşlarını başlatmıştır. İşte bu buluşları şunlardır:

Albert Einstein Buluşları

Albert Einstein çok ünlü bir bilim adamı ve dünyadaki en çok bilinen dahi kişi olsa da çok az icadı var, yazımın en altında da göreceğiniz gibi sadece buzdolabını bulduğunu söyleyebiliriz ancak Einstein'ın bir çok buluşu var, şuanda dünyadaki tüm üniversitelerinde ve bilimsel çalışmalarda hala kullanılan bir çok teoriyi bulmuştur, Einsteinın buluşlarını aşağıda inceleyebilirsiniz:

Özel Görelilik Kuramı (izafiyet teorisi)

Zaman, mekân, hareket üzerine yoğunlaşan kurama göre, bu faktörlerin mutlak birbirleriyle ilgisi olduğu, ancak birbiri üzerinde önceliği olmadığını kanıtlamıştır. Buna göre örneğin uzaklık ve zaman mutlak gözlemciye göre değişebilir yani görelidir. İşte bu ünlü İzafiyet teorisidir: E=MC².

Genel Görelilik Kuramı (kütle çekimin geometrik kuramı)

Fizik alanında kütle çekiminin temelini bu kuram oluşturmaktadır. Buna göre; evrensel olan kütle çekim yasası genelleşmiş, kütle çekimi uzay da, zamanda ve uzay zaman da hesaplanmasına olanak sağlamıştır.

Kütle-Enerji Eşitliği            

Enerji ve kütlenin arasındaki ilişkiye dayanarak, bunlar arasında eşitlik kurar. Formül sayesinde; ışık hızının karesinin kilo başına ne kadar bir miktar nükleer enerjiye karşılık geldiği anlaşılmaktadır.

Fotoelektrik Etkisi

Bir yerden yayılan elektro manyetik dalga veya ışığın, herhangi bir maddenin yüzeyine düşmesi sonucunda o maddeden yayınlanan elektron durumudur. Bu etkiye de Fotoelektrik etkisi denilir. Albert Einstein’dan önce bu olaya bir açıklama getirilememiştir.

Moleküllerin ve Atomların Büyüklüğünün Hesaplanması

Cisimlerin hepsi belirli moleküllerin, belirli sayıda bir araya toplanmasından oluşmaktadır. Bunların hesaplanmasının sayesinde suyun bile kimyası çözülmüştür.

Kuantum Fiziği ve Belirsizlik İlkesi

Kuantum fiziğinin belirsizlik ilkesi gereğince bir parçanın momentumu ve konumunu aynı zamanda tam olarak ve doğrulukla ölçmek imkânsızdır.

Elektro Manyetizma ve Yerçekimi

Bununla elektriğin hareket halinde olduğu anlaşıldı. Yani elektriğin manyetizma ile birlikte çalışılması gereği ortaya çıktı. Yerçekimi konusu ile aslında uzayın zamanı büktüğü konusu ile ilgilidir. Nasıl ki bir demir top yatağın üzerinde çukur oluşturuyor ve bir bilye yatağın üzerinde bu çukur yüzünden hareketini değiştirmek zorunda kalıyorsa, güneş de tıpkı bunun gibi ağırlığı ile uzay zamanı büker dünya ise tıpkı bu bilye gibi yörüngesini buna göre tamamlar.

Buzdolabı

Onun döneminde üretilen mekanik dolapları bir türlü beğenmeyen Albert Einstein, Berlin’de bir ailenin bu buzdolaplarının hatalı üretimi sonucu can verdiklerini öğrenince, kendine has bir yöntemle yeni bir buzdolabı yaptı. Elektriksiz çalışan bu buzdolabı tek parçaydı ve soğutucusu sabit güvenli bir basınç düzeyindeydi. Patentini de aldığı bu buzdolabı finansal yetersizlikler yüzünden üretim düzeyine geçemedi.

[rwp-review id=”0″]